6 Şubat 2012 Pazartesi

Bay Kolpert ya da Ne Muhteşem Oyunsun Sen

Merhaba;

Geçtiğimiz hafta sömestr tatilini de bahane ettim, izin aldım kendimi ev şefkatine bıraktım. Yaklaşık 6 gün Eskişehir'de kaldım. Planladığım hiçbir şeyi yapamadım, planlamadığım pek çok şey yaptım. Çok komik esasında ama çoğu zaman planladığım şeyleri yapamıyorum ben. Şu saatte şurda bu saatte burda olmalıyım dediğim günler ise en fenası. Kesinlikle olmuyor. Neyse. Eskişehir'e gitmeden önce şehir tiyatrolarındaki oyunlara bakmıştım ve Bay Kolpert ilgimi çekti. Anneme dedim ki bilet al da gidelim. Eskişehir’de oyun izlemeyi seviyorum, gencecik bir tiyatronun başardıklarını izlemek hoşuma gidiyor.


Kaos araştırmacısı Ralf ve sevgilisi Sarah çok sıkıldıkları için Sarah’ın iş arkadaşı ile kocasını evlerine yemeğe davet ederler ve onlara iş arkadaşları Bay Kolpert’i öldürüp salondaki sandığa koyduklarını söylerler. Oyun boyunca Bay Kolpert’in öldüğüne bir inanıyorsunuz, bir inanmıyorsunuz. Özellikle Ralf ve Sarah karakterlerinin histerik halleri sürekli olarak bu gidiş gelişi destekliyor. Kaosa dair yapılan bilimsel açıklamalarla Ralf’in neden bu ruh haline girdiğini daha da net anlıyorsunuz. Bastian’ın bu cinayete ortak olup olmadığını kesinlikle bir türlü kavrayamaması, altı üstü bir akşam gezmesine gelmiş bir adamın kendini çöküşün içinde buluşu çok etkileyici. Tez çalışmam kaos teorisini de içeriyor. Allah'ım sonum böyle mi olacak diye düşünmedim değil:) Her bir karakteri canlandıran oyuncu hayli başarılı. Devrim Özder Akın, Özlem Baykara, Sermet Yeşil, Ecren Can Serim, Yalçın Özen, Onur Demirkoparan her biri kendi rollerinin hakkını veriyorlar. Oyunda oyunculuk kadar dikkatimi çeken bir başka detay ise muhteşem dekordu. Bir evin salonu olarak gördüğümüz dekorda en önemli öğe tabi ki Bay Kolpert’in içinde olduğu iddia edilen sandıktı. Sahne tasarımı Barış Dinçel’in elinden çıkmış. Tamamen bembeyaz bir sahne, ama izleyicinin gözlerini yormuyor. Bir yandan da bu kadar çok sıkılan bir çiftin evinin tamamen beyaz olmasından başak ne beklenebilir ki diye düşündüm. Oyun broşüründe Bay Kolpert’in sahneye konulduğu farklı ülkelerden de fotoğraflar vardı ama en iyi sahnelerden birisi gerçekten de Barış Dinçel’in elinden çıkandı.  

Tek perde ve yaklaşık 1.5 saat sürüyor oyun. 1.5 saat gibi kısa bir süre zarfında öyle çok olay oluyor, öyle çok şey yaşanıyor ki oyunun ne tek perde olduğuna ne de bitebileceğine inanıyorsunuz ama bitiveriyor. Kafalarda hiç şurası da olmamış ya dedirten bir sahne bile yok. Bay Kolpert bence sezonun öne çıkan oyunlarından birisi. Ajandanıza mutlaka kaydetmelisiniz.

Oyundan sonra annem Ralf ve Sarah'ın hayatta bütün değer yargılarını kaybetmiş insanlar olduklarını, bir cinayet işlemenin, bir insanı öldürmenin bile onlar için bir öneminin olmadığını düşündüğünü söyledi. Bense tam tersine Ralf ve Sarah'ın artık bu hayatın bayağılığından sıkıldıklarını, Bay Kolpert'in ise gerçek bir karakter olmadığını, bir simge olduğunu düşünüyorum. Bay Kolpert onların sıkıldığı her şeyin temsili bence. Annem iflah olmaz bir gerçekçi olduğu için bence böyle düşünüyor. 

Bir de tavsiyem var. 10 Şubat ve 11 Şubat'ta Eskişehir Senfoni Orkestrası Sevgililer Günü konseri veriyor. Solist Halit Turgay. Mutlaka dinlenmesi gereken bir flütçü bence. Mutlaka gidin diyorum. Esasında iki flütçü vardı ama diğerinin adını kesinlikle hatırlayamıyorum. İnternette de bulamadım. 

Tabi ki görsel günlüğe eklenmiş kareler de var. Onları da ekleyeceğim. 


Kaynak: http://tiyatro.eskisehir.bel.tr/

3 yorum:

Mehmets dedi ki...

güzel oyunmuş

irituruncubalik dedi ki...

sezen merhaba ! :)
umarım bu yorumumu okuyabilirsin öncelikle seninle tanıştığıma çoook memnun oldum :) Eskişehir hakkında söylediklerin beni çok mutlu etti :)
yaklaşık aynı tarihlerde bende eskişehirde olduğum bir ara sanırım şubat başıydı :) kaptım annemi oyuna gittim zaten devrim özder akını çok seven bi insan olarak oyuna bayıldım:)
arayı açma görüşelim :)
sevgileerr

sezenyildirim dedi ki...

çok güzel oyundu gerçekten de. heralde istanbul şehir tiyatrolarında yeni genelge ile birlikte hiç izleyemeyeceğimiz bir oyun olma yolunda ilerler bay Kolpert.

İri Turuncu balık, Eskişehir candır:D