3 Aralık 2007 Pazartesi

Kerpe, Fırında Tavuk, Devil Wears Prada





Cumartesi gününü İzmit'in bir kasabasında, Kerpe'de geçirdik. Sanırım pek çok fotoğrafçının gidip gördüğü yerlerdir buralar. Ben de birkaç sene önce fotoğraf merkezinde gördüğüm bir sergide tanışmıştım ilk. Devasa bir fotoğrafta inanılmaz güzellikte kayalıklar vardı. Dakikalarca izlemiştik Uğur'la beraber fotoğrafı. Sonra unutmuşum uzun bir süre. Nette Kerpe için araştırma yaparken gördüm tekrar fotoğrafı be işte bu dedim. Yıllardır aradığım güzellik;) TEM'den Kandıra çıkışından çıktıktan sonra ağaçların arasından kıvrıla kıvrıla gidiyorsunuz Kerpe'ye. Yol mide bulantısı yapabilir. Dikkatli olmakta sonsuz yararlar var. Karagözler restaurantta balıklarımızı ve salatalarımız yedik, sıcak sobanın yanında kedi gibi kıvrıldık, hatta içeri giren olasılıkla çamura düşüp o kadar ıslanmış bir kediyle oynadık. Hava gerçekten çok soğuktu ve Karadeniz' de sağolsun iliklerimize kadar titretti bizleri. Ama fotoğraf çekmek için herşeyi göze almış bir ekiptik:)) Ayrıca annem için bastıracağım çok güzel bir fotoğrafım da oldu ki çok mutlu etti bu beni. Yalnız ne yazık ki Kerpe'de yazlıkçı akınından kurtulamamış. Ne yazık ki her tarafta çok çirkin evler vardı. Ve evler o kadar şaşalı ki anlayamadım sebebini. İnsan neden 3 ay bile oturamayacağını bile bile böyle evler yapar. Doğayı rezil etmenin mantığı nedir ki? Evlerin hepsinin boş olduğunu söylememe gerek bile yok sanırım. Biz gittimiğizmde kimsecikler yoktu, çok sessiz, sakin huzurluydu. Sanırım yazın çok kalabalık oluyordur ama denizi çok güzel görünüyırdu, denize girmek için gidilebilir.
Dün akşam Uğur, Yurda ve Onur'a yemek pişirdim. Birisi çok bilindik bir fırında tavuktu, diğeri erişte pilavı ve sonuncusu fırında karnıbahar. Sanki yemek pişirmekten çok anlayan bir insanmışım gibi tariflerimi sizinle paylaşmak istiyorum. Söylemeye gerek yok çocuklar parmaklarını yediler:))

FIRINDA TAVUK

Malzemeler

Tavuk
Havuç
Patates
Yeşil biber
Soğan
Kekik
Nane
Kırmızı biber
Tuz
Zeytinyağı
Salça
Pişirme poşeti

Hazırlanışı
Öncelikle tavukları küçük parçalara ayırdım ve zeytinyağı, kekik, nane, tuz ve biraz kırmızı biberle terbiye ettim. 1 saat kadar buzdolabında beklettim. Esasında bu tür şeyleri geceden yapmak gerekiyor ama benim misafirlerim bir anda çıkıverdiler. Bir saat sonunda tavukları sulandırılmış salça ile karıştırdım ama çok fazla salça kullanmadım. (Esasında ben domates sosu kullandım ama ev yapımı bir salça lezzetine lezzet katar bence) Havuçları, yeşil biberleri ve patatesleri uzun uzun doğradım. Soğanları ise halka şeklinde doğradım .Bütün sebzeleri ve tavukları büyükçe bir kapta iyice karıştırdım. Sonra hepsini pişirme poşetine koydum ve tekrar üzerlerine biraz zeytinyağı ile salça karışımı döktüm. 150-200 derecelik fırında 45-50 dakika kadar pişirdim ve çıkardığımda gerçekten çok lezzetli olmuşlardı.


FIRINDA KARNIBAHAR


Bunun tarifini Solmaz Teyze’den almıştım Eskişehir’de. İlk seferde beceremedim pek ama ikinci sefer baya başarılı oldu.


Malzemeler


Karnıbahar
Labne Peyniri
Kaşar Peyniri

Süt
Limon
Tuz

Hazırlanışı
Öncelikle karnıbaharları tuzlu ve limonlu suda haşladım. Daha sonra borcama aldım. Yeteri kadar labne peyniri ve sütü karıştırdım. Labne peynirini sütle seyrelttim yani. Burada ölçü biraz sizin damak tadınızı kalıyor sanırım ama ben elimi pek korkak alıştırmadım peynir süt karışımındaJ Bu karışımı karnıbaharın üzerine döktüm ve iyice karıştırdım. 150 derecelik fırında karnıbaharların üzeri pembeleşene kadar tekrar pişirdim. Son aşamada da üzerlerine rendelenmiş kaşar döktüm ve biraz daha pişirip kaşarın erimesini sağladım. Hepsi bu kadar
Afiyet olsun şimdiden eğer denemek isterseniz. Özellikle karnıbahar bir mucize bence

Ve son olarak dün gece sonunda Devil Wears Prada’yı izledim. Çok kıskandım. Kızlar inanılmaz giyiniyorlardı. Peki ben de moda sektörüne atılsam böyle giyinebilir miyim? İnanılmaz güzel tasarımlar vardı bence. Hatta o gazla sabahleyin işe gelirken aşırı süslenmiş buldum kendimi.

Naçize satırlarım biterken Scorpions’dan Wind of Change çalıyordu.

Hiç yorum yok: